3 Temmuz 2013 Çarşamba

Kuran'da Sümbül ve mitolojik kökeni!

Sümbül Çiçeğinin Mitolojisi:Yunan mitolojisinde Sümbül çiçeği (Hyacinthus) Sparta Kralı'nın genç ve güzel oğlu olup yeniden doğuşu simgelemektedir. Mitolojiye göre sümbülü simgeleyen yakışıklı Hyacinth Tanrı Apollo’nun sevgilisidir. Ancak Apollo’nun dışında Batı Rüzgarı olarak bilinen Zephyr de Hyacinth’i sevmektedir. Hyacinth’in güzelliği Apollo ve Zephyr arasında kavgaya yol açar. Bir gün Hyacinth ile Apollo birbirlerine disk atarken rüzgarın da etkisiyle Hyacinth kafasından yaralanır ve ölür. Onun ölümünden Batı Rüzgarı Zephyr sorumlu tutulur. Çok kan kaybederek ölen Hyacinth’i gören Apollon onu her ilk bahar açan sümbül çiçeğine dönüştürür. Eski Spartalılar da bu inançtan hareketle her yaz ilk günü Hyacinth’in ölümünü son iki günü ise onun yeniden doğuşunu simgeleyen festivaller düzenlerdi.

“In the literary myth, Hyacinth was a beautiful youth and lover of the god Apollo, though he was also admired by West Wind, Zephyr. Apollo and Hyacinth took turns throwing the discus. Hyacinth ran to catch it to impress Apollo, was struck by the discus as it fell to the ground, and died. A twist in the tale makes the wind god Zephyrus responsible for the death of Hyacinth. His beauty caused a feud between Zephyrus and Apollo. Jealous that Hyacinth preferred the radiant archery god Apollo, Zephyrus blew Apollo's discus off course, so as to injure and kill Hyacinth. When he died, Apollo didn't allow Hades to claim the youth; rather, he made a flower, the hyacinth, from his spilled blood. According to Ovid's account, the tears of Apollo stained the newly formed flower's petals with the sign of his grief. The flower of the mythological Hyacinth has been identified with a number of plants other than the true hyacinth, such as the iris. According to a local Spartan version of the myth, Hyacinth and his sister Polyboea were taken to Elysium by Aphrodite, Athena and Artemis.”



Sümbül çiçeğinin konu edildiği bu mitolojinin, kökleri Sümerlerdeki Dumuzi (tammuz) Tanrısından antik Suriye inancındaki Adonis’e (veya daha yakın tarih itibariyle İsa’ya) kadar uzanan ve temelde doğanın kışın ölüp baharda yeniden canlanması üzerine kurgulanmış olan klasik bir ölüm ve yeniden diriliş metaforu olduğu ifade edilmiştir.

“The name of Hyacinth is of pre-Hellenic origin, as indicated by the suffix -nth. According to classical interpretations, his myth, where Apollo is a Dorian god, is a classical metaphor of the death and rebirth of nature, much as in the myth of Adonis. It has likewise been suggested that Hyacinthus was a pre-Hellenic divinity supplanted by Apollo through the "accident" of his death, to whom he remains associated in the epithet of Apollon Hyakinthios”

http://en.wikipedia.org/wiki/Hyacinth_(mythology)

Sümbül çiçeğinin anlatıldığı bu Antik Yunan Mitolojisindeki iki hususun altını özellikle çizmek istiyorum. Bunlardan birincisi Sümbül çiçeğine dönüştürülen Hyacinth’in tanrıları kıskandıran ve bir birine düşüren bir güzelliğe sahip olmasıdır. İkincisi ise sümbül çiceğinin yeniden dirilişi simgeliyor olması.

Bu bilgilerden sonra “sümbül” kelimesinin Kuran ayetlerinde nasıl geçmekte olduğuna bakabiliriz. Arapça “sunbulatin (sümbül)” kelimesi iki ayrı surede Bakara Suresi (261. ayette) ve Yusuf Suresi’nde (43., 46., 47. ayetlerinde) geçmektedir.

1-Bakara Suresi (261. ayet):

“Mallarını Allah yolunda harcayanların durumu, her sümbülünde yüz adet tane olmak üzere, yedi sümbül veren bir tek tohumun durumu gibidir. Allah, dilediği kimse için kat kat artırıp verir. Ve Allah Vâsi'dir, Alim’dir.”

“sümbül” kelimesinin geçtiği Bakara Suresi’nin yukarıdaki ayetinin öncesinde ilginç bir şekilde “yeniden diriliş” konusu anlatılmaktadır. Önceki ayetler:

Bakara 260:
“Hani İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” demişti…..”

Bakara 259:
Yahut altı üstüne gelmiş bir şehre uğrayan kimseyi görmedin mi? O, “Allah, burayı ölümünden sonra nasıl diriltecek ?” demişti…..”

Bakara 258:
“Allah, kendisine hükümdarlık verdi diye (şımarıp böbürlenerek) Rabbi hakkında İbrahim ile tartışanı görmedin mi? Hani İbrahim, “Benim Rabbim diriltir, öldürür.” demiş; o da, “Ben de diriltir, öldürürüm” demişti…..”

Üç ayette “yeniden diriliş” konusu ele alındıktan sonra devamındaki ayette “sümbül”den bahsediliyor. Yunan mitolojisinde “yeniden dirilişi” simgeleyen “sümbül” Kuran’da peş peşe “yeniden dirilişi” anlatan ayetlerden hemen sonra bir "misal" olarak geçiyor.

2- Yusuf Suresi (43., 46., 47. Ayetler)

Yusuf hükümdarın gördüğü rüyayı yorumluyor (47. Ayet):

“Yedi yıl eskisi gibi ekin ekin. Böylece yediğiniz az bir kısmı hariç, hasat ettiklerinizi başağında (sümbül) bırakın.” dedi.

Yusuf Suresi’ndeki bu ayetin devamında yukarıda bahsetmiş olduğum geçmiş mitolojilerin de aynı zamanda asıl doğuş sebebi olan doğanın ölüp yeniden dirilmesi konusu anlatılıyor:

Yusuf 48:
“Bir süre sonra, bunun arkasından zor 7 gelecek. Biriktirdiklerinizden az bir kısmı hariç daha önce onlar için sakladıklarınızı yiyecekler.”

Yusuf 49:
“Bundan sonra içinde insanlara bol mahsûl olan bir yıl gelecek ve o yıl da meyvelerin suyunu sıkacaklar.”

İşin daha ilginç olan kısmı ise “sümbül”den bahsedilen bu rüya yorumundan sonra gelen ayet:

Yusuf 50:
“Ve Melik: “Onu bana getirin.” dedi. Böylece ona, resûl geldiği zaman Yusuf: “Efendine dön ve ellerini kesen kadınların hali nedir, ona sor.” dedi. Muhakkak ki; Rabbim onların hilelerini en iyi bilendir.”

Bu ayette Yusuf’un bahsettiği kadınlar onun güzelliği karşısında büyülenmiş olan kadınlar. Kuran’da “sümbül” kelimesinin yakışıklılığı ile ünlü Yusuf peygamberin dilinden dökülüyor olması akıllara ister istemez Antik Yunan Mitolojisindeki yakışıklığı ile tanrıları birbirine düşüren ve sonrasında sümbül çiçeğine dönüştürülen Hyacinth’i getiriyor.

Çünkü Yusuf’un güzelliği dikkat çekici bir konu. Kuran'da Yusuf'un çok büyük bir güzelliğe sahip olduğundan bahsedilir. Babası Yakub'un onu çok sevmesinin nedenlerinden biri de Yusuf'un güzelliğidir. Ancak Tevrat'ta bu geçmez.

Müslim’in sahihinde yapılan rivayet göre, Muhammed şöyle buyurmuştur:

"Miraç gecesinde Yusuf peygamberi gördüm, baktım ki, bütün insanlara verilen güzelliğin yarısı verilmiştir”(bk. İbn Hacer, Fethu’l-Barî, 7/250)

Beyhakî de ise şu ifadeler vardır:

"Yusuf’u gördüğüm zaman, baktım ki, Allah’ın yaratıklarının hepsinden daha güzel bir adam...”(a.g.y).

“sümbül” kelimesinin Kuran’da geçtiği ayetlere baktığımda bu çiçeği konu edinen Yunan mitolojisinden çok da bağımsız bir anlatımın olmadığını görüyorum.

Bu mitolojilerin gerçek olayların saptırılmış anlatımları olabileceğini düşünenler de olabilir ancak her şeyi önceden bilen Allah bu “sümbül” kelimesini tüm bu ileri sürülen mitolojik bağlantılardan yoksun bir şekilde de söyleyebilirdi veya bana inananların kafası karışmasın diye hiç bahsetmeyebilirdi de. Şüphesiz öyle yapmış olsaydı bu durum insanlığa en son gönderildiğini iddia eden Kuran’ı daha özgün ve şüphelerden uzak tutmuş olurdu.

Allah’ın “sümbül” kelimesini İslamiyet’ten çok önceki mitolojilerin paralelinde “yeniden diriliş” ve “güzelliğiyle” ünlü bir peygamberi ile birlikte anıyor olması şüpheleri kaçınılmaz kılıyor. İnanıyorum ki bu konu biraz daha derinlemesine araştırıldığında daha somut bağlantılar ortaya çıkacaktır.

Nitekim Kuran'daki "sümbül" kelimesinin geçtiği ayetlerde dikkat çeken bir başka nokta ise "yedi" sayısının geçiyor olmasıdır. Bu kelimenin geçtiği İki suredeki ayetler farklı şeylerden bahsediyor olsa da ikisinde ortak olan şey sümbül adedinin "yedi" oluşudur.

Yunan Mitolojisinde 7 sayısı özellike mitolojimizdeki Hyacinth'i sümbüle çevirten, onun aşığı Tanrı Apollo ile ilgili bir sayıdır. Apollo'nun kutsal sayısının 7 olduğu, elinde çalmış olduğu lirin 7 telinin olduğu, bu tellerin gökteki 7 yıldızı temsil ettiği belirtiliyor.
"A surname of Apollowhich was derived, according to some, from the fact of sacrifices being offered to him on the seventh of every month, the seventh of some month being looked upon as the god's birthday. Others connect the name with the fact that at the festivals of Apollo, the procession was led by seven boys and seven maidens. (Aeschyl. Sept. 804; Herod. vi. 57; Lobeck, Aglaoph. p. 434.)

http://www.mythindex.com/greek-mytho...domagetes.html
Kuran'daki "sümbül" kelimesinin yanında geçen 7 sayısının bizi mitolojimizdeki ikinci önemli tanrı olan Apollo'na götürmüş olmasına pek şaşırmadım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder