21 Eylül 2014 Pazar

"21:92: Bu sizin ümmetinizdir..." bu kim?


Tüm Hıristiyanların Annesi Olarak Meryem Ana:

Ortodokslara göre Meryem Ana tüm Hıristiyanların annesidir. İlk Hıristiyanlar Yeni Ahit'in ilk dört bölümünden birisi olan Yuhanna İncili'ndeki anlatılanların altında yatan anlamları anlamaya çalışmış, İsa'nın havarisi Yuhanna'nın hayatını Hıristiyanların hayatı olarak yorumlamışlardır. İlk Hıristiyanlar Yuhanna İncili'nde bahsi geçen "İsa'nın sevdiği havari" lafını sadece Havari Yuhanna olarak değil aynı zamanda kendileri olarak da düşünmüşlerdir. İlk Hıristiyanlar Yuhanna İncilinde geçen;

"İsa, annesiyle sevdiği öğrencinin yakınında durduğunu görünce annesine, «Anne, işte oğlun!» dedi." (John 19;26)

ayetinde "oğul" diye geçen kişinin sadece Havari Yuhanna (John) olmadığını bildikleri gibi o kişinin annesi olarak geçen Meryem'i de kendilerinin annesi olarak benimsemişlerdir.

Ayrıca Yuhanna İncili'ndeki Esinlenme 12; 7. ayetindeki "kadının soyundan gelen ve Tanrı'nın buyruklarını yerine getirip İsa'ya tanık olacaklar" ifadesindeki kadın Meryem Ana, buyrukları yerine getirecekler ise o kadının çocukları olan Hıristiyanlar şeklinde yorumlanmıştır.

Mary as the Mother of all Christians

http://www.theorthodoxfaith.com/mary...ll-christians/


İslam'ın aslında ilk başlarda sapkın bir Hıristiyan Arap mezhebi olduğuna ilişkin ciddi iddialar bulunmaktadır. Bu iddialar kapsamında; Emevilerin hüküm sürdüğü ilk dönemlere ait sikkelerde Hıristiyan sembollerin olması, Kuran'da Muhammed'in adından çok İsa'nın adının anılması, Ortaçağ'da yaşamış Avrupalı tarihçilerce belirtilen Muhammed'in aslında kiliseye karşı çıkıp onunla yollarını ayıran bir kardinal olduğu gibi bilgiler dikkat çekicidir. Bu ara Muhammed'e ilk vahiy geldiğinde eşi Hatice'nin onu yaşlı bir Hıristiyan olan Varaka Bin Nevfel'e götürüp ondan peygamberlik müjdesini almış olduğunu, Muhammed'in baskılardan kaçınca ilk hicretlerini Hıristiyanlığın hüküm sürdüğü Habeşistan'a (Etiyopya) yapıp oraya sığındığını da hatırlamak gerekiyor.

İlk Hıristiyanların Meryem Ana'ya yakıştırmış oldukları "Tüm Hıristiyanların Anası" inanışı çerçevesinde İslam'ın aslında sapkın bir Hıristiyan Arap mezhebi olabileceği iddiasını da hatırda tutarak, Kuran'daki bazı ayetlere dikkat çekmek istiyorum. 

Enbiya Suresi'nin 91. ayetinde Meryem'den bahsedildikten sonra bir sonraki ayette "muhakkak ki bu sizin ümmetinizdir." denilmektedir. 

Enbiya 91-92:

Ve o (Hz. Meryem), ırzını korudu. O zaman Biz, ruhumuzdan onun içine üfledik. Onu ve oğlunu, âlemlere âyet (ibret) kıldık.

Muhakkak ki bu sizin ümmetiniz, tek bir ümmettir. Ve Ben, sizin Rabbinizim. Öyleyse Bana kul olun!


Aynı şekilde Mu'minun Suresi'nin 50. ayetinde Meryem'in oğlu ve annesinden yani Meryem'in kendisinden bahsettikten sonra da "muhakkak ki bu sizin ümmetinizdir." denilmektedir. 

Mu'minun 50-52:

Ve Hz. Meryem oğlunu ve onun annesini âyet kıldık. Ve akan suyu olan ve barınmaya müsait yüksek bir tepeye, ikisini yerleştirdik.

Ey resûller! Tayyib yeyiniz. Ve salih amel yapınız. Muhakkak ki Ben, yaptığınız şeyleri en iyi bilenim.

Ve muhakkak ki bu sizin ümmetiniz, tek bir ümmettir. Ve Ben, sizin Rabbinizim. Öyleyse Bana karşı takva sahibi olun.


Meryem'den bahsettikten sonraki ayetlerde geçen "Bu sizin ümmetinizdir." ifadesindeki "ümmet" kelimesi tefsircilerce önceki ayetten kopuk bir şekilde "İslam dini" olarak yorumlanmaktadır. Oysa bence Meryem'den bahsedildikten sonra söz edilen bu "ümmet" kelimesi önceki ayetle kopuk olmayıp bu kelime ile kastedilen "Meryem Ana"dır.

Ayetlerde "ümmet" olarak geçen kelime Arapça hamza mim mim (أ م م) kökünden gelmekte olup bu kelime aynı zamanda Arapça "ümmi" yani "anne, ana" kelimesi ile aynı köktendir.

ümmet= hamza mim mim (أ م م)
ümmi(ana)= hamza mim mim (أ م م)

Kuran'nın İslam öncesi dönemlere ait metinlerdeki kelime ve kökler üzerinden yapılan değişiklikler sonucu zamanla elden geçirilerek son halini almış olduğunu iddia eden birisi olarak; Meryem'den sonraki ayette geçen "bu sizin ümmetinizdir." ifadesinin aslında "bu sizin ümminizdir (ananızdır.)" anlamında geçtiğine inanıyorum.

bu düşünce size oldukça iddialı gelmiş olabilir, kabul ediyorum ancak konuya birşey daha ilave etmek isterim.

Meryem'den sonraki ayetlerde geçen "bu sizin ümmetiniz, tek bir ümmettir." ifadesine biraz daha yakından bakalım.

Enbiya -92:

1. inne : muhakkak
2. hâzihî : bu
3. ummetu-kum: sizin ümmetiniz
4. ummeten : ümmet
5. vâhıdeten: tek


bu ayette "sizin ümmetinizdir" ifadesinden sonra dikkat ederseniz ummet kelimesi bir kez daha "ummeten (ümmet)" şeklinde geçiyor. Ümmet anlamındaki "ummeten" kelimesinin Arapçası şu şekilde:أُمَّةً

bilindiği gibi Kuran'ın ilk yazılı halinde hareke ve noktalama işaretleri bulunmuyordu.

(7. yüzyıla ait en eski Kuran nüshalarına bakmak için :

http://commons.wikimedia.org/wiki/Ca...s,_7th_century)
 

Hareke ve noktalama işaretlerinin eskiden olmadığını dikkate alarak yukarıdaki "ummeten (ümmet)" kelimesini Kuran'da arattığımızda aynı kelimenin başka ayetlerde "annesi" olarak geçtiğini görüyoruz; (28:13, 31:14, 46:15). Örnek bir kıyaslama yapacak olursak:

Enbiye 92: ummeten = ümmet أُمَّةً

Ahkaf 15: ummu = annesi أُمُّهُ 

o zaman "ümmet" kelimesinin kökünden gitmeye gerek kalmadan "annesi" ifadesinin açıkça ayette geçtiğini dahi söyleyebiliriz. 

Kısaca toparlayacak olursak, Meryem'den bahseden ayetlerden sonraki ayetlerde geçen;

1- "ümmet" kelimesi "ümmi (ana)" kelimesi ile aynı kökten olup "ümmi (ana)" kelimesi daha sonradan "ümmet" kelimesi şeklinde değiştirilerek, ayetin içeriği farklı bir manadaymış gibi gösterilmiş olabilir. 

2- Kuran'ın harekesiz ilk yazılı halini dikkate aldığımızda Meryem'den bahseden ayetlerden sonra gelen ayetlerde "ummeten" kelimesi "annesi" kelimesi ile aynı şekilde yazılmış olacağından bu ayetlerde açıkça "annesi" ifadesinin geçmekte olduğu söylenebilir.

İslam'ın çakma bir Hıristyan Arap mezhebinden devşirme bir din olabileceğini dikkate almayan normal Kuran okuyucusu Meryem'den bahsedildikten sonraki ayetlerde geçen "Bu sizin ümmetinizdir, tek bir ümmet." ayetini hiç kuşkusuz önceki ayetten kopuk bir şekilde değerlendirecektir. Oysa ki Kuran'ın aslına ve onda geçen kelimelerin köklerini dikkate alan birisi sonraki ayetlerde kast edilenin tıpkı ilk Hıristiyanların Meryem Ana'ya inandığı gibi "Bu sizin ümminizdir (annenizdir), tek bir ümmi (anne)." olduğunu görecektir.

Meryem'den bahsedildikten sonraki ayetlerde "ana" kelimesi ile aynı kökten gelen bir kelimenin kullanılması, "annesi" kelimesi ile aynı yazılan bir kelimenin kullanılması ve bu kelimelerin "tekliğine" vurgu yapıp devamında Rabbe kul olunmasının istenmesi boşuna değildir. Meryem'den sonraki ayetlerde geçen "ümmetten" kastedilen ilk Hıristyanların düşündüğü gibi Meryem Ana'dır.

sizce Kuran'ı Allah adında bir tanrı yazdırsaydı, kök ve yazım şekliyle aynı anlama gelen kelimeleri bir arada kullanıp eski Hıristiyan babalarının Meryem Ana'ya atfettikleri bu tür inançlarına göz kırpar mıydı..., 

yoksa İslamın kökenine ilişkin bu tür şüphelerin doğabileceğini bilip "bu sizin ümmetinizdir" ifadesini Kuran'ın başka bir yerinde veya farklı bir içerikte söylemek gibi, nerede neden bahsetmesi gerektiğini daha iyi mi ayarlardı?

1 yorum:

  1. kök ve yazım şekliyle aynı anlama gelen kelimeleri bir arada kullanıp eski Hıristiyan babalarının Meryem Ana'ya atfettikleri bu tür inançlarına göz kırpar mıydı...,

    Ümmühü Anne kökünden gelen Ümmet kelimesini Kuran kullanmış Ki Meryemin Hiristiyanların inandığı gibi hepsinin Annesi olmadığı sadece ilk hiristiyan olduğu Hiristiyanların ilki olduğu Fakat Asıl Ümmetin ise Tüm Peygamberlerin ortak adı olduğunu Anlatmak iştemesidir .


    Meseleyi Saptırıyorsun Yorumların yanlış

    YanıtlaSil