24 Haziran 2012 Pazar

Gerçekler nasıl sesleniyor?

Bu sorum mümin arkadaşlara yönelik. Kendi yaşadıklarınız ve diğer insanların başlarına gelenler sizlere bir yaratıcının delili gibi mi gözüküyor yoksa her şey tesadüf olsa ancak bu kadar tesadüf olabilirdi mi diyor?

Yaşarken hayatınızı tesadüfi bir hayattan farklı kılan hangi gerçeklere şahit oldunuz?

Lütfen bana yüz binlerce yıl öncesine gidip “insan ve doğa tesadüf olsa var olamazdı” tarzında cevaplar yazmayın. Ya da etraftaki börtü böceğin nasıl yaşadıklarından falan da bahsetmeyin.

Benim sorum sizin kendi yaşantınızla ilgili, duygu denizinizin uçsuz bucaksız hayalleriyle ilgili de değil tamamen somut gerçeklerle ilgili;

amansız ve zamansız hastalıklar, ölümler, bitmek bilmeyen haksızlık ve adaletsizlikler, milyonlarca masum insanı kana bulayan savaşlar, bir tarafta inanılmaz hızla ilerleyen teknoloji ve değişen yaşamlar diğer tarafta değişmemesi gereken ilahi kurallara tapıp bilimin gerisinde kalanlar, bir tarafta dünyanın geri kalan kısmındaki milyarlarca insanın binbir çeşit inançları diğer tarafta dünyayı geçtik kainatın yaratılışını dahi kendi inancına bağlayan inançlar, bir tarafta kainatın içinde zerre küçüklüğünde adeta kaybolup gitmiş bir dünya, diğer tarafta aklın yasaları hükmettikçe mucizelerin ve peygamberlerin terk ettiği bir çağ v.s.…

cevap verirken yalnız şunu da unutmamanızı istiyorum, tesadüf demek her şeyin yüzde yüz kötü olacağı anlamına gelmez, tesadüf de kendi içinde bizim iyi sayabileceğimiz hatta mucize sayabileceğimiz ihtimalleri de barındırır. Bir başka deyişle tesadüf tanrısı da kendisine edilen duaların bir kısmına olumlu yönde cevap verir.

Artık dünyayı ve kainatı geçmişten kat be kat daha fazla tanıyoruz,,, insanlığın veya sizin başınıza gelenler sizi çaresizliğe itip bir yaratıcıya sığınmaya mı yoksa gerçekleri gösterip aklın elinden tutmaya mı sevk ediyor?

1 yorum:

  1. Sevgili gerçeğin izinde; inan ben de gerçeğin izindeyim, arayıp duruyorum. Yakın zamana kadar yarı agnostik-yarı mümin yaşarken(asla ateist olamadım, çünkü tesadüfü tanrı edinmek ve herşeyin anlamsızlığına rıza göstermek bana göre değildi) bazı işaretler(sen bunları tesadüf kabul edebilirsin) sonucunda Kuran'ı incelemeye başladım. Başlangıçta bunları Muhammed peygamber uydurmuş olabilir mi? düşüncesindeyken giderek her okuyuşumda şaşılacak şekilde Kuran'ın mucizelerle dolu bir kitap olduğunu farkettim. Aklımda hala 1-2 şüpheli mesele kaldı ama onca mucizenin yanında onları sorun etmemeye karar verdim, zamanla onları da çözeceğime inanıyorum.
    Kuran akla ve bilime karşı değildir, aksine aklı ve bilimi sürekli olarak yüceltir;sadece birer örnek vereceğim;

    ''...Allah aklını işletmiyenlerin üzerine pislik atar'' (yunus 100)
    ''...Doğru bilgiye dayalı eriş bozuk bilgiye dayalı sapiştan açık biçimde ayrılmıştır...''(bakara 256)

    Bence kitabı önyargısız bir şekilde değerlendirmeye çalış, kitabın bilimle çelişmeyip aksine uyuştuğunu göreceksin, bilim kitapta yazılmış olanları açığa çıkarıyor sadece, evrim, izafiyet ve daha bir yığın şey var, bunları görmeye çalış. Bir yığın sosyal mucize de var, yalancı bir peygamber hiç Abese suresini, maun suresini uydurabilir mi sence?

    YanıtlaSil