11 Mayıs 2012 Cuma

Herşeyi bilen Allah neden sorular sorar?


Allahın, kainatta yarattığı herşeyi en ince ayrıntısına kadar bilip tüm canlılara hakim olduğu tartışma götürmez bir gerçektir. Kuran ayetleri de bunu açıkça söyler.

Hud -5:

“..O, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.”

Mücadele -7:

“..Şüphesiz Allah, herşeyi bilendir."

Hucurat -16:

“..Oysa Allah, göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.”

Bakara -33:

“Allah, şöyle dedi: “Ey Âdem! Onlara bunların isimlerini söyle.” Âdem, meleklere onların isimlerini bildirince Allah, “Size, göklerin ve yerin gaybını şüphesiz ki ben bilirim, yine açığa vurduklarınızı da, gizli tuttuklarınızı da ben bilirim demedim mi?” dedi.”

Peki, her şeyi kendi yaratan ve yarattıklarının saklısını da açığını da bilen bir tanrının sorular sorup onlara sözlü cevaplar araması normal midir? Kuranda karşımıza her şeyi bilen değil tam tersine insan gibi merak eden ve sorular soran bir Allah çıkıyor.

Taha -17:

“Şu sağ elindeki nedir ey Mûsâ?”

Bakara -260:

“İnanmıyor musun, İbrahim?”

Maide suresi -116:

"Ey İsa! Sen mi insanlara, 'Allah'tan başka beni ve annemi de iki tanrı edinin' dedin?"

Taha-9:

"Ey Muhammed “Mûsâ’nın haberi sana ulaşmadı mı?”

Sad -21:

"Ey Muhammed “Sana davacıların haberi geldi mi? Hani onlar duvarı aşarak mabede girmişlerdi."

Enam -130:

"Ahiretteyken “Ey cin ve insan topluluğu! ...sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?” (Aynı soruyu Zümer suresinin 7. ayetinde bu sefer allah değil cehennemin bekçileri soruyor.)

Allah sadece kullarına sormuyor, şeytana ve meleklerine de sorular yöneltip cevaplarını arıyor:

Hicr -32:

“Ey iblis! Sen niçin secde edenlerle beraber olmadın?”

Sebe -40:

“Ey melekler! Bunlar mı size ibadet ediyorlardı?”

Allahın sadece kullarına, şeytan ve cinlerine, meleklerine sorular sorduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz, her şeyi bilmeye kadir olan allah başka şeylere de sormaktan geri duymuyor:

Kaf -30 :

“Ey cehennem! Doldun mu?”

Sanki allah, kullarını, cinleri, melekleri, şeytanı ve tabi ki cehennemin genişliğini kendi yaratmamış gibi… böylesine üstün bir kudretin yalnızca sorduğu soruların doğru cevabını değil, bu sorulara doğru ya da yanlış ne cevaplar verileceğini de biliyor olması gerekmez miydi?

6 yorum:

  1. ALLAH herşeyi bilir sen böyle düşünüp , böyle yayımlıyorsun etrafta bazı insanları etkilemek için çok büyük günaha giriyorsun site yöneticisi. Yapma tövbe et. Sonun iyi olmaz bak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen Allah herseyi bilir diyorsun adam emek vermis sayfa hazirlamis kafasizlar uyansin diye herseyi acik acik yazmis daha ne yazmasini istiyorsun Tövbe etmesi gereken birleri varsa bu sacmaligi kabul edip Muhammed denen adamin yalaninin pesinde gidenler yazik ediyorsunuz hepiniz kendinize ve cennete gitmek ugruna hayatinizi zehir ediyor ve normal bir insan gibi yasamak yerine Cennete gidip Huri kizlari ile gölgeliklerde pinar baslarinda zevki alem yapacaginizi düsünüyorsunuz ama havanizi alirsiniz cektiginiz eziyet yaniniza kar kalir... eger Muhammed denen adam size bunlari teklif etmemis olsaydi ginede namaz kilar oruc tutarmiydiniz acaba sizin isteginiz avanta bir hayat ye ic yan gel Hüriler yaninda dolu kadehler öbür tarafta serilmis halilar yastiklar koltuklar kanepeler gel keyfim gel bu yalana inaniyorsan gercekten sen devam et öyle olmaya öyle günahsiz yasamaya ama baskasinin günahina da karisma

      Sil
    2. Allah herşeyi bilir senin bu saçma yazı yazacağınıda taa ki mahşerde bunun hesabını vereceğin günüde. Ama siz hakkı göremeyecek kadar gaflet içindesiniz.

      Sil
  2. Buradaki eleştirinize katılmıyorum. Buradaki sorular bilinmediği ,ç,n değil bir sanattır. Örneğin birisi yanımıza geldiğinde ismiyle hitap edip "X, sen mi geldin?" deriz. Bunu sizim eleştirinize göre yorumlarsak bu cümleyi kurana "kör" dememiz gerekiyor.

    YanıtlaSil
  3. Aslında Kuranı bütün olarak ele almalısınız dediğiniz ayetlere baktım ondan önceki ayetleride okumalısınız. Arkadaşlar yüce Allah tabikide biliyor bu ayetteki sorular gerçek anlamıyla değil var yerde Allah dikkatimizi çekmek için var yerde hatırlatma için var yerde soru sorarak ama aslında bilgi verme amaçlı sorular sorulmuş var yerde odaklamak için yani demem o ki kuranı ön yargısız ve araştırarak okuyun sadece okumak için değil anlamak düşünmek için benim için değil kendiniz için ayrıca yazan arkadaş bakara 260. Ayette inanmıyormusun, İbrahim? Geçmiyor 160 a da baktım ordada göremedim ki olsa dahi bu Allah ın bilmediği anlamına gelmez İbrahim as kendi ile yüzleştirmek için olmasıda gerekir en iyisini Allah bilir. Ha bu konuyla ilgili bir örnek daha yazan arkadaş girişte şöyle demiş:Peki, her şeyi kendi yaratan ve yarattıklarının saklısını da açığını da bilen bir tanrının sorular sorup onlara sözlü cevaplar araması normal midir? Normal olmadığını bile bile soruyorsun bu soru değil cevabı kendinde bulacağına inanıyorum. Bende birçok kere içinden çıkılmaz sorulara düştüm bende hemen yargıladım ama şuan daha iyi anlıyorum yanıldığımı onun için arkadaşlar hemen karar vermiyelim düşünce akıl bize en büyük hediye onlardan az istifade hemen koparıp atmak demek.

    YanıtlaSil
  4. Çok teşekkür ederim
    https://islamguzelahlaktir.blogspot.com/

    YanıtlaSil